none too

  1. pek … değil.
    We argue, but we're none too sure what we're arguing about: Tartışıyoruz ama neyi DEVAMINI OKU
    tartıştığımızın farkında değiliz. GİZLE
Tam zamanında yetişti.
You know, none better, how poor I am: Ne kadar fakir olduğumu siz herkesten iyi bilirsiniz.
 
 
Bize Ulaşın
Geri-bildirimde bulunun